El-Kindi’nin Hayatı
El-Kindi küçük yaşta babasını kaybeden Kindi çocukluk ve ilk gençlik yıllarını Küfe ve Basra’da geçirmiştir.
Geleneksel eğitimini sürdürdüğü sırada dil ve edebiyatla yoğun bir şekilde ilgilendiği bilinmektedir.
Tıp, felsefe, mantık, matematik, geometri, müzik, astronomi alanında çalışmaları ve kitapları vardır.
Yabancı dilde yazılmış ve çevirisi yapılmış bazı kitapları vardır. Özellikle Küfe ve Basra ‘da başlayıp kurumsallaşan dil okulları, onun dil ve edebiyat sevgisinin olgunlaşmasında önemli rol oynamıştır.
Kelamın Mutezile elinde bağımsız bir ilim olarak şekillendiği bir dönemde yaşamış olan Kindi Basra’da bulunduğu sırada bu mezhebin Basra kolundan büyük ölçüde yararlanmıştır. Diyalektik alanındaki ilk disiplinini burada kazanmıştır daha sonra Bağdat’a gelerek ölünceye kadar burada yaşamıştır.
Bağdat’ta kimlerden eğitim aldığı bilinmemektedir ama kısa zamanda Memun’un takdirini kazanmıştır. Sarayda Mütad olarak düzenlenen dini, felsefi ve edebi toplantılara katılarak başarı ve etkinliğini kanıtlamıştır. Memun’un kurduğu Beytü’l-Hikme’ deki bilgin, kaşif ve mütercimler kadrosu içinde yer almayı başarmıştır.
Dokuz Abbasi halifesi döneminde yetişmiştir .Yaşamının Son 20 yılını saraydan uzak geçirmiştir. Bu durum kimliğinin ilk kez İslam toplumundan felsefe isimli bir bilgi ve düşünce türünün temsilcisi olmasından kaynaklanmıştır. Doğumu gibi ölümünün de tarihi hakkında kesin bir bilgi yoktur.
El-Kindi, ilmin derinliklerinde dalan aklı ilimlerle şeriatı uzlaştıran ve birçok eseri olan bir mühendistir. İbn Cülcül ‘İslam toplumunda yazdığı eserlerde Aristo’yu izleyen ondan başka filozof yoktur demiştir gerçekten de o ilahiyat ve edebiyatın yanında teorik ve pratik bilgi dallarının hepsi ile ilgilenen felsefeden tıbba, matematikten astronomiye, optik’ten psikoloji ve ahlak ve benzeri her alanda eser vererek sonraki nesillere zengin bir ilim ve felsefe literatürü armağan etmiştir.
Ansiklopedik filozof o güne kadar Süryani bilgin ve çevirmenlerle temsil edilen bilim felsefe kimliğinin feyizli çalışmaları sayesinde el değiştirmiş sayıları 277’yi bulan yabancı kültürler karşısında İslam toplumu için bir moral ve güç olmuştur. Orta Çağ Avrupa’sında Alchindus olarak tanınan Kindi, Latince’ye çevrilen eserleri ile de şöhrete sahiptir. El-Kindi, İtalyan Filozofu ve matematikçisi Gerolamo Cardano tarafından De Subtilitate eserinde dünyaca ünlü 12 seçkin alim ve filozof arasında göstermiştir. Bu kadar başarılı olmasına rağmen, çeşitli çevrelerden baskı ve eleştirilere maruz kalmıştır. Bir zamanlar hadis ilmi ile uğraşırken halkı felsefe ilgili ilgilendiği için Kindi aleyhinde kışkırtan Ebu Ma’ser el-Belhi’nin bu tavrını filozof boşa çıkarmayı başarmıştır. Ebu Ma’ser’in önce matematik ve geometri sonra da astroloji ile ilgilenmesini böylece hasmının matematik ve diğer akli ilimlere empati ile bakmasını sağlamıştır.
Kindi Mu-tezile kelamcısı olmamakla birlikte mu-tezili fikirlerin yaygın olduğu bir ortamda yetişmiş ve bu mezhebin öne çıkardığı problemlerle ilgilenmiştir.
Kindi’nin İlimler Tasnifi
İlimleri genel bir tasnife tabi tutarak alanlarını, aralarındaki ilişkileri belirlemek filozofun bilim ve metot anlayışını gösterdiği gibi onun varlık anlayışını da tanıtır. Bu konuda Kindi’nin yaptığı tasnif ilk ve özgün tasniftir.
Platon varlık ve bilgi türlerini aşağı, orta ve yukarı olmak üzere üçe ayırarak fiziği aşağı, matematiği orta, metafiziği ise yukarı diye nitelerken amacı, zihnin somuttan soyuta bilgisine nasıl yükseldiğini göstermektir. Aristo’nun ilimleri teorik, pratik, ve poetik şeklinde üçlü tasnifi hocasından farklıdır.
Kindi’nin tasnifi ise bu filozoflardan farklıdır. Kindi ilimleri dini ve insanı şekilde ikiye ayırır. Dini ilimlerin kaynağı vahiydir. İnsani ilimler felsefenin çatısı altında toplanmış olup biri doğrudan ilim, diğeri başka ilimler için bir alet ve bir başlangıç olmak üzere iki ana gruba ayrılır.
Doğrudan ilimleri ise teori ve pratik şeklinde ikiye ayırmıştır.
Teorik İlimler
Teorik ilimler aşağıdan yukarıya fizik, psikoloji, metafiziktir.
Pratik İlimler
Pratik ilimler ahlak ve siyasettir.
Başka ilimlere giriş mahiyetindeki alet ilimleri de mantık ve matematik olarak ikiye ayırmıştır.
Kindi’ye göre matematik ilimleri bilmeyen kimse bir ömür boyu felsefe okusa da anlayamaz. Özellikle genel bir evren tasarımı veren astronomi felsefe gibi külli bilgiyi hedef aldığı için daha da önemlidir. Onun bilgi kaynakları açısından ilimleri teorik ve pratik şeklinde iki grupta değerlendirildiğini görmekteyiz. Buna göre duyularla algılanan bilgiler pratik akılla algılananlar ise teoriktir.
Kindi’nin Bilgi Teorisi
Bir Meşşai (Peripatetisme, Yürüyen Gezgin) filozof olan Kindi de bilginin kaynağına ilişkin olarak duyu algıları, akıl, sezgi, vahiy üzerinde durmuştur. Filozof bu konudaki görüşlerini temellendirmek üzere varlığı tikel ve tümel şeklinde iki kısımda değerlendirir.
Duyu organları tikel varlıklar hakkında bilgi verir. Akıl ise bize tümel olanın bilgisini kazandırır.
Duyu algıları sürekli değişim içindedir.
Duyu bilgisi akıl bilgisi gibi sabit olmadığından güvenilir bir bilgi türü değildir.
Akıl
Filozofun varlığın hakikatini kavrayan basit bir cevher şeklinde tanımladığı akıl insan nefsinin en temel fonksiyonu olarak tür, cins ve önsel bilgi gibi duyu organlarına konu olmayan varlık alanlarının bilgisini verir. Duyu organları tikelleri, akıl ise tümelleri algılamaktadır.
Sezgi
Bilgi kaynaklarının duyu ve akılla sınırlı olmadığını, aranıp saflaşan ve sezgiye açık bir kıvama gelen nefsin doğrudan bilgi edinme imkânına sahip bulunduğunu söyleyen Kindi’ye göre pas ve kirden temizlenip arınan insan nefsinde varlığa ait tüm bilgi formları belirmeye başlar. Nefsin doğrudan veya daha net bir bilgi edinmesi onun temizlik ve saflığı ile doğru orantılıdır. Arınan nefsi bilgi ile aydınlatıp sezgiye hazır hale getirmelidir.
Vahiy
Müslüman bir filozof olan kendi vahyin güvenilir bir bilgi kaynağı olduğunu söyler. Vahiyin istek, irade dışı olay olduğunu, beşeri bilginin aksine çaba harcamadan mantıklı ve matematik yöntemlere başvurmadan Allah’ın peygamberlerin tertemiz ruhlarını aydınlatması sonucunda zaman faktörü olmadan ortaya çıkan bir bilgidir demiştir.
Felsefe
İnsan sanatlarının en üstünü ve en değerlisi felsefedir diyen Kindi; varlığı derinden kavramak ve o doğrultudaki bilgilerimizi temellendirmek için felsefenin vazgeçilmez disiplin olduğunu söyler. Antik ve Helenistik kültürün ürünü olan felsefeyi Kindi, eski Yunan’ın sistemci iki büyük Filozofu Eflatun ile Aristo’nun Arapça’ya çevrilen eserleri yanısıra Plotinos’un tercümesinden de etkilenmiştir. Aristo’nun külliyatını çok iyi tanımıştır ve bu felsefeyi içselleştirmiştir. Aristo Metafizikasını İskenderiye Patriği Ustas’a tercüme ettirmiş ve kitabın Prote Philosophia adına sadık kalınarak aynı konuda kendi yazdığı esere İlk Felsefe Üzerine ismini vermiştir.
Kindi; Sokrat, Eflatun, Aristo’dan gelen Orta Çağ’da Müslüman ve Hristiyan düşünürlerce felsefe literatüründe çokça yer verilen Felsefenin Genel Tanımları şeklinde anılan 6 ayrı tanıma Tarifler Üzerine adlı eserinde yer vermiştir.
Kindi’ye göre:
1)Felsefe Hikmet sevgisidir.
2) Felsefe insanın gücü ölçüsünde Allah’ın fiillerine benzemesidir.
3) Felsefe ölümü önemsemektir.
4) Felsefe sanatların sanatı ve hikmetlerin hikmetidir.
5) Felsefe insanın kendini bilmesidir.
6) Felsefe insanın gücü ölçüsünde ebedi ve külli olan varlıkların mahiyet ve hakikatini bilmesidir.
Kindi’nin Etkiledikleri
Abbasi İmparatorluğu’nun en görkemli ve en üretken döneminde yaşayarak sonraki nesillere zengin külliyat bırakan Kindi felsefi ve ilmi anlamda okul ve akımın kurucusudur. Özel olarak yetiştirdiği öğrencileri vardır kendisi gibi çok yönlü filozof olan Ahmet Bin Tayyip Es Serahsi, filozof, hakim, coğrafyacı olarak tanınan Ebu Zeyd el Belhi, bir başka öğrencisi kendi aleyhine konuşan daha sonra ondan matematik ve astronomi dersleri aldıktan sonra samimi dostu olan Ebu Ma’şer el Beyhi ve meşhur Katip Ahmet el Hüseyndir.
Kindi’nin Etkilendikleri
Metafizik çalışmalarına en çok Aristotales’in eserlerinden yararlanmıştır. Felsefe çalışmak için matematik ilmini bilmek ve ona hakim olmayı ön koşul olarak koymuştur. Platon Devlet kitabında bilge bir yönetici yetiştirmek için nasıl aritmetik, geometri ve astronomi dersleri varsa metafiziğinde de aynı ilimlerin önemi büyüktür. Plotinos’dan da etkilenmiştir. Klasik Yunan felsefesini dikkate alarak felsefesini inşa eden ilk islam filozofu ünvanına sahip olan Kindi Yeni Eflatuncu’ğu müslümanların ilmi birikimleriyle harmanlayarak İslam düşüncesi tarihinde yeni bir çığır açmayı başarmıştır.
Kaynakça:
https://www.academia.edu/43661623/%C4%B0LK_%C4%B0SLAM_F%C4%B0LOZOFU_KIND%C3%8E