LAO TZU

Lao Tzu, Çin efsanelerine göre milattan önce 6. yüzyılda Ch Devletinin Ku ilinde, yani günümüzdeki Henan eyaletinin Lùyì kasabasında doğmuştur. Fakat Akademisyenlere göre yapılan araştırmalarda da hakkında pek çok efsane olduğu görülmektedir. Bizim bu çalışmamız da, Lao Tzu’nun yegâne çalışması olan ve Çin Klasiklerinin en eskisi sayılan Tao Te Ching kitabı üzerinden inceleme yaparak Tao felsefesini anlama üzerine olacaktır.

TAO TE CHİNG

Çin klasiklerinin en eskisi ve en önemlilerinden biri kuşkusuz Lao Tzu’nun 81 bölüm ve 5000 kelimeden oluşan Tao Te Ching eseridir. Lao Tzu’nun bu eserinde yer alan bazı kavramlar şu şekilde açıklanmıştır:

Taoist öğretinin bu kutsal kitabı yıllar içerisinde taoist rahipler tarafından değiştirilmiş, tekrar yazılmış,  farklı tercümelerde bulunulmuş ve yorumlar yapılmıştır. Özellikle Taoizm’de ortaya çıkan  (Wu-wei) “bir şey yapmamak” öğretisi çoğu rahip tarafından oldukça farklı yorumlanmış bir şey öğrenmemek, hareketsiz olmak, sürekli inzivada bulunmak anlamlarında yorumlanmıştır. Oysaki Wu-wei yani bir şey yapmamak daha çok ahlaki bir prensiptir.

“İnsan, İhtirasları uyandıran şeyleri öğrenmektense, kendini dinlemeli ve bu şekilde içini okuma yolunu bulmalıdır. Ancak o zaman ezeli erginliğe varılır. Bunun için insan mümkün olduğu kadar sükûnete ve huzura erişmeye çalışmalıdır.”

Lao Tzu, Tao Te Ching adlı eserinde ahlakın en yüksek noktasını, devletçiliğin prensiplerini bu şekilde ortaya koymuştur. Kişilerin refahı ve mutluluğu için lazım gelen esasları belirtmiş ve kâinatta en iyi olan şeyin Tao olduğunu göstermiştir.

Peki, öğretiye adını veren Tao nedir?

Eserde çoğunlukla Tao ve Te’den bahseder Ching ise kitap anlamına gelmektedir. Tao farklı anlamlara sahiptir. Gerçek anlamda yol, gerçek, usul ve insanların takip etmesi gereken yol anlamlarına gelir. Te, Tao’yu takip eder ve Tao’nun insandaki tezahürüdür. Tao, mecazi anlamda ise evrenin öncesi, her şeyin başı anlamındadır. Te ise fazilet, kemal ve kudret anlamlarına gelir, Tao’nun insandaki tezahürüdür.  Lao Tzu bu iki kavramla insan ilişkileri, devlet yönetimi, doğa, ahlak, metafizik gibi birçok konuyu ilişkilendirmeye çalışmıştır. O halkın şikâyetlerini, üzüntülerini dinlemiş ve kurtuluşlarını Te’nin sıkı sıkı uygulanmasında bulmuştur. Ona göre insan sadece maneviyatı ile üstün olabilir. 

“Tao” , Çin felsefesinin en önemli terimidir. Metafiziksel içerikli olmasından dolayı Konfüçyüs’ün felsefesinden ayrılmaktadır. Çünkü Konfüçyüs’ün felsefi öğretileri pozitivist, Lao Tzu’nun öğretileri mistiktir. Lao Tzu’ya göre evrenin ortaya çıkışının ilk nedeni Tao’dur. O ezeli ve ebedidir, her yerde vardır, bilinmez, isimsizdir. Her şey ondan meydana gelir, bütün yaratıkların anasıdır.

              “İnsan duygusuyla faaliyete geçmeden önce hareketsiz olarak (Wu-Wei yapmakla) tabiat kanunlarına (Tao’ya) kendini uydurmalıdır. Böylece hayat her zaman ideal ve güzel olur. Çünkü tabiat kanunları kuvvetli ve kudretlidir. İnsan kendi tabiatının gelişmesi dâhilinde her şeye yardım etmelidir fakat ona müdahale etmemelidir. Tabiat kesin olarak iyi ve güzeldir. İnsanların yaptığı şeyler tabiatın meydana getirdikleri yanında adi ve basit kalır.”

Lao Tzu siyaset ve devlet yönetimi alanlarına da değinmiştir eserinde. Konfüçyüs gibi uygulamalı ve pratik olmasa da Lao Tzu devlet yönetiminde yöneticilerin iç hayatlarını ele almıştır.

Tao’yu takip eden kimse en iyi hükümdardır. Şeref ve zenginliklerinden dolayı gurur duymak en adi harekettir. Maddi hayata kıymet verenlerin doğru yolda olmadığını vurgular ve halkın sürekli hoşuna gidecek, onların arzularını karşılayacak şeyler yapmak, onları sürekli takdir etmek ideal bir insanın yapmayacağı şeylerdir. Özellikle devleti yöneten insanların bu özelliklere sahip olmaması gerektiği üzerinde durur Lao Tzu. 

“Devleti idare edenler, halkın ihtiras ve arzularını teşvik ve tahrikten kaçınmalıdır. Bunun için büyük adamlar halkın midelerini doldururlar, kalplerini ve kafalarını boşaltırlar; iradelerini zayıflatırlar, kemiklerini kuvvetlendirip onları bilgisiz bırakırlar.” der.

Devletin ıslahında Shen-jen (büyük) dediği insanlar önemli rol oynarlar. Halkın doğrudan doğruya idare edilmesini, kanunların yersiz olduğunu ve yasakların bulunduğu bir yerde hırsızların daima mevcut olacağını söyler. Devlet bunun için Tao’ya tabi olmalıdır. İnsanlar kendi idraklarıyla Tao’yu izlemelidir. İster aşağı ister yüksek tabakadan olsun herkesin kendini bilmesini ve idrak etmesini ister.

“İnsanlar kanunlarını dünyadan örnek alarak yaparlar. Dünya gökten, gök de Tao’dan alır. Tao kanunların bizzat kendisidir.”

“En yüksek ve mükemmel insan, yalnız Tao’yu takip eder. Tao’nun yaptığı işler karışık ve bozuktur. Bu karışık şeylerde bile onun akisleri vardır. Bunda yine her şey vardır. Derindir. Karanlıktır. Her şeyin ruhu oradadır. Bu ruh çok hakikidir. Bunda sadakat vardır. Başlangıçtan bugüne hiç ismi geçmediği halde her şeyin başlangıcı olduğu anlaşılabiliyor. Ben her şeyin ondan geldiğini nereden bileyim?”

Tao Te Ching oldukça soyut ve farklı anlamlara açık bir eser. Tao’nun ne olduğu üzerine birçok yorum yapılmış ve kitap çevirileri birbirinden farklı anlamlara gelecek şekilde yapılmıştır. Hal böyle olunca Tao gibi soyut bir kavramı anlamak da güçleşiyor. Biraz daha Tao’yu anlamak için Lao Tzu’nun Tao hakkında neler dediğine bakalım.

“Tao daima isimsizdir bir faaliyet gösterince isim kazanır. İsim kazanınca tam bir varlık olur. Tao eğer dünyada bir şeye benzetilecek olsaydı bu denizden çıkan nehir ve vadilerden çıkan çaylara benzerdi.”

“Tao bir şey meydana getiriyor. Ondan iki, ikiden üç meydana geliyor. Bu üçü de tabiatı meydana getiriyor. Tabiat Yin’e güveniyor ve Yang’ı tutuyor.”

“Tao tabiatı meydana getiriyor. Te tabiatı besliyor, büyütüyor, madde olarak şekil veriyor, kuvvet veriyor. Böylece, bütün varlıklar içinde Tao’yu yükseltmeyen ve Te’yi kıymetlendirmeyen hiçbir şey yoktur. Tao’nun asaleti ve Te’nin kıymeti kendiliğinden olur. Böylece Tao onları meydana getiriyor, Te besliyor, büyütüyor, bakıyor, tamamlıyor, muhafaza ediyor ve yazıyor. Meydana getiriyor fakat elde etmiyor. Yapıyor ama güvenmiyor. Büyütüyor fakat hâkim olmuyor. İşte buna esaslı Te denir.

“Bilenler Tao’yu öğretemezler. Öğretenler bilmezler. Büyük adamlar her şeyi kendileri için toplamazlar, başkalarına da verirler. Fakat fazlasını kendileri için alırlar. Başkasına fazlasını verir, kendine daha çoğunu alırlar.”

Tao Te Ching kitabındaki bazı bölümleri incelersek;

  1. VÜCUDA ÖZEN GÖSTERMEK

Dünyada herkes güzel olan şeyleri güzel olarak bilir.  Çirkin olan şeyleri de tanır. İyi olan şeyleri iyi olarak tanırsa, fena olan şeyleri de bilir. Böylece, varlık ve yokluk birlikte meydana gelir. Uzun ve kısa birlikte şekil alır. Yükseklik ve alçaklık diğerinin zıddından çıkar. Musiki sesleri ve tonları aynı şekilde armonize” edilir. Ön ve arka birbirini takip eder. Bu suretle, büyük adamlar, oturdukları yerde hiçbir şey yapmadan iş görürler.

  1.  HALKIN HUZURUNU MUHAFAZA ETMEK

Eğer insanlar (halk) takdir edilmezlerse hiçbir zaman birbiriyle kavga (mücadele) etmezler. Güçlükle elde ettikleri şeyler için mükâfatlandırılmazlarsa hırsızlık yapmazlar. Arzu edecekleri şeyler gösterilmezlerse içlerinde fesat olmaz. Büyük adamlar halkı böyle idare ederler. Kafalarını boşaltırlar, midelerini doldururlar. İradelerini zayıflatırlar, kemiklerini kuvvetlendirirler. Daima halkı bilgisiz ve isteksiz bırakırlar. Bilgili insanlar bir şeyler yapma cesaretini gösteremezler. Wu-wei yaptıkları zaman her şeyi iyi idare ederler.

  1. EZELİYET

Tao her şeyi içerendir. Derindir. Saftır. Hep var olandır ve daima sürekliliği olacak olandır. 

  1. BOŞLUĞUN FAYDASI

Sema ve yerin arasındaki boşluk bir körük gibi kuvvetini kaybetmeden hareket etmekte ve çoğalmaktadır. İç hayatımızı keşfe çalışmak boş konuşmaktan yeğdir.

  1. ŞEKİLLERİN TAMAMLANMASI

Vadi şeytanı ölmez. İşte buna karanlık (esrarlı) dişi denir. Esrarlı dişinin çıktığı kapıya gökle yerin başlangıcı denir. O sonsuz ve daima baki kalacakmış gibi görünüyor. Elde edildiği zaman hiç güçlük çekilmez.

  1.  IŞIĞI ÖRTMEK

Büyük adamların kemale ermeleri, kendi şahsiyetlerini, bedensel isteklerini geride bırakıp önde var olabilmelerindendir.

  1. HAYATI KOLAYLAŞTIRMAK

Oturulacak yerin en üstünü topraktır. Tefekkürün mükemmel ve derin olmalıdır. Bir şey verirken iyi ve cömert olmasın. Bir şey söylediğin zaman dürüst ve sadık olmalısın. Dürüst olursan memleketi iyi idare edersin. 

  1. KENDİNİ KURTULUŞA GÖTÜRMEK

                Zenginlik ve şereften dolayı gurur duyan fenalığı üzerine çekmiş olur. Yaptığı işten dolayı şöhret elde edilirse bu durumdan uzak kalınmalıdır. Göğün yolu budur.

  1. YAPABİLMEK

Bir insan kendini chi’ye verirse o zaman saf ve bir çocuk gibi temiz olur. Karanlık ortadan kalkar ve yanılma, kusurlar olmaz.

  1.  FAYDASIZLIK (KULLANILMAMAK)

Otuz kol bir merkez etrafında toplanır ve boşluğu vasıtasıyla araba hareket eder. Çamurdan yapılan kalıpları kullanışlı kılan boşluklarıdır. Kayaları oyarak oluşturulan boşluklar evin kullanılmasını sağlar. Bu şekilde varlıkta fayda (li) aranır, boşlukta kullanılış (yung) düşünülür.

  1. ARZULARIN BASKISI

Beş renk gözü kör eder, beş ses kulağı sağır eder, beş çeşit tat ağzı bozar. Bir arabayı hızla koşturacak olursak dimağımız altüst olur. Ölçüsüz elde edilen şeyler insanı felakete sürükler.

  1. NEFRET EDİLEN KÖTÜLÜKLER

Kötülükler aşağı derecededir. Fenalık yaptığımız zaman bir korku duyarız. Ondan uzak bulunduğumuz zaman da yine korku hissederiz. Lütuf ve ferahlıkların her ikisi de insana korku verir.

  1. SIRLARIN MEYDANA ÇIKIŞI

Bakıp da göremediğimiz de “eşit” diyoruz. Dinleyip de işitemediğimiz de “çok hafif” diyoruz. Tutmaya çalışıp da elde edemediğimiz de “çok küçük” diyoruz.  Bu üçünün izah edilmesi zor. Bir hiçliğe doğru gidiliyor. Biz ona rastlıyoruz, fakat öncesini göremiyoruz. Takip ediyoruz. Şimdi var olan şeyleri idare etmek için eski insanların Tao’sunu elde ettiğimiz zaman, onun çok eskiden var olduğunu bileceğiz. Buna Tao’nun izleri denir.

  1. ASLA DÖNÜŞ

Varlıklar kendi aslına dönmektedirler. Esas dönüşe sükûnet denir.

  1. TEVAZUUN ÇOĞALMASI

     Bükülen sonra doğrulur. Yanlış sonradan doğrulur. Çukur boşaldıktan sonra doğrulur. Bir şey bozulduktan sonra yenilenir. Az istenildikten sonra elde edilir. Çok istenince yanlış yola gidilir. Böylelikle büyük adamlar, dünyada örnek olan bir şeyi kollarında tutarlar. Kendilerini göstermezler. Bu nedenle akıllıdırlar. Kendileri mevcut değillerdir fakat daima görülürler. Kendilerine kıymet vermezler fakat yükselirler. 

  1. USTALIKLA KULLANMA

     İyi insanlar, iyi olmayan insanların şefidirler. Fena insanlar, iyi insanların sermayesidirler. Bir kimse üstadının layık olduğu kıymeti takdir etmezse, o her ne kadar akıllı ve zeki ise de yanlış bir yola sapmış olur. 

  1. TE NİN MÜNAKAŞASI

       Başkalarını bilen zekidir. Kendini bilen ise akıllıdır. Başkalarına karşı zafer kazanan kuvvetlidir. Kendi nefsine karşı, zafer kazanan ise kudretlidir. Kendini tatmin eden kimse zengindir. Büyük bir enerji il e çalışan sağlam bir iradeye sahiptir. Mevkilerini kaybetmeyenler ebediyete kadar giderler. Ölen, fakat yok olmayanlar uzun bir ömre sahiptirler. 

  1. İTİMAT EDİLEN TE

Büyük adamlar, Tao’yu muhafaza ettikleri zaman, herkes onlara tabi olacaktır. O, takip edildiği zaman büyük zararlar görülmez. 

  1. FAYDANIN DAĞILIŞI

       Aslına dönen şeyler Tao’yu hareket ettirirler. Zayıf olanlar Tao’yu kullanırlar. Dünya da her şey bir varlık olarak meydana gelirler. Bu varlıklar yokluktan çıkarlar. 

  1. CİSİMLEŞEN TAO

Biz daima isteksiz olduğumuz zaman sırlara vakıf oluruz. Daima arzulu olduğumuzda onun ancak bir kısmını görebiliriz. Bu ikisi aynı yerden çıkar, fakat başka kavramlar alır. Bunların ikisine sır denir. Sırlar olan yer bütün tabiatüstü olan varlıkların çıktığı kapıdır.

Nitekim Tao, doğanın tüm planlarına hâkim olan ikililik ilkesinden bahseder. Yin, geceyi, karanlığı, edilgenliği ve dişil ilkeyi temsil ederken, Yang ise aydınlığı, gündüzü, etkinliği ve eril olanı temsil etmektedir. Doğada olduğu gibi bu iki kavram sonsuz oyunlarıyla daima birbirlerine dönüşmektedir. Gece, en karanlık olduğu andan itibaren gündüzü doğurmaya ve ona dönüşmeye başlar. Gündüz ise, en aydınlık olduğu andan itibaren zamanla geceyi doğurur ve ona dönüşür. Zıtlıklar ya da görünen plandaki bu ikililik, bu karşıt uçları aşan ve onları kapsayan teklik ya da birlik durumuna engel değildir. İşte bu birliğe Tao ya da “Yol” denir. 

O, karşıtların aksine bir denge ve süreklilik durumudur. Doğanın devinimi daima bu dengeyi tahsis etme çabası üzerine kuruludur,  zaten devinim de bu sebeple “zıtların Oyunu”ndan ortaya çıkar. İnsanın ve iletişimin doğasına da işte bu iki ilke hâkimdir. Aşırı bir şey sunarsak daima karşıtımızı yaratırız. Örneğin, genel olarak söylemek mümkünse, dağınık bir annenin çocuğu genellikle titizdir denebilir ya da titiz bir annenin çocuğu dağınıktır. Doğa, eksikliklere tahammül eder ve onları düzeltir. Fakat sadece ölçülü olanlar kendi benzerlerini yaratabilir ya da gerçek anlamda eylemsel, sürekli ve etkin olabilirler. Benzer bir şekilde bir iletişim çatışması, bir denge yitimidir ve o esnada kişiler karşıt uçlara dönüşürler. Bu çatışma denge yeniden kurulana dek sürer. 

Dolayısıyla Tao’izmin kurucusu Lao Tzu’ya göre nesnelere ve kavramlara verdiğimiz anlamlar arzuları ve amaçları doğururlar. İyi ve kötü, alçak ve yüksek, aydınlık ve karanlık gibi. Bu anlamlardan kopmamız arzu ve amaçlarımızdan ayrılmamız sonucu eylemsizliğe varırız. Eylemsizlik bir kere kavrandığında uyumlu yaşama geçiş kapısı açılır.

Geçmişin pişmanlıkları ve gelecek kaygısı ve planları gibi gerçek yaşamdan koparan etkiler aynı zamanda insan yaşamında bir tür dengesizlik hali yaratır. Uyumlu yaşam ve doğal akış insanın içinde bulunduğu an ile bütünleşerek yaşamasını sağlar. Bu uyuma, yolu izlemek denir. Yol anlamına gelen Tao kelimesiyle kastedilen budur.

KAYNAKÇA:

Milli Eğitim Basımevi / Ankara /1946 / Çevirmen Nabi Özerdim

Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 1. Sınıf “Felsefeye Giriş”  ve 3. Sınıf “Çağdaş Felsefe Tarihi” Dersi Ders Notları (Ömer YILDIRIM); Açık Öğretim Felsefe Ders Kitabı,

R.B.Blakney :The Way of Life (Lao Tzu) New York,1995,

Tao Te Ching – Lao Tzu – Yol Yayınları

İletişimde Zen Bilgeliği, Kemal Karadayı

Aktiffelsefe Araştırma Grubu


Doğu ve batı felsefelerini ve kültürlerini incelediğimiz felsefe seminerlerimize katılmak isterseniz de buraya tıklayarak ücretsiz kayıt yaptırabilirsiniz. Bu arada seminer konularımızı incelemek için Felsefe Seminerleri sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılarımız:

gtag('config', 'AW-802439404');