Birçoğumuzun bu hayatta bir amacı vardır, bir kısmımızın da “hayatta bir amacım olmalı, acaba bu amaç ne?” diye sorusu… Amacını belirleyenler oraya doğru yürümek isterler fakat engeller de aynı yolda karşılarındadır. Bu engeller bazen dışardakiler olabilirken, bazen de içlerindeki duyguların ta kendileridir.

“Zihinsel Konsantrasyon” adlı eserinde hayatın amacını gerçekleştirmek için yürürken tam konsantre olunması gerektiğini söyler Ernest Wood. Konsantrasyonun bir son olmadığını, iradeyi geliştirme şekli olduğunu ve bu şekilde hayatı anlamlı kılacağını belirtir. Tüm yaşamınızı -eylemlerinizi, duygularınızı, düşüncelerinizi- dengeli bir ruh haliyle, hayatınızda yakalamak istediğiniz başarıya kutuplaştırın der.

Hayatta bir amacın olmasını ‘hayatı kutuplaştırmak’ deyimiyle adlandırır Wood. Tek bir gerçek amacı seçmekten ve tüm hayatı buna kutuplaştırmaktan bahseder. Hedef kelimesini kullanmaz yazar. Hedefin tehlikeli bir kelime olduğunu düşünür. Çünkü hedef sonuca odaklıdır. Hedefe ulaşıp sonucu elde etince biter eylem. Ama yazar, hep eylemde olmak gerektiğini savunur. Bir ağaç dikiyorsam der, ağacı dikerken huzur bulmalıyım, onun vereceği meyveyi düşünmemeliyim. Çünkü benim ağaç dikme eylemimde önemli olan meyve yemek değil; içsel huzura ulaşmak, dışarıya da faydalı olmaktır.

Hayattaki amaç ne olursa olsun, bunu başarabilmenin tek yolu erdemli olmaktan geçer. “Karakter başarı için anahtardır; o bizim alet çantamızdır.” Erdemli olmadan gerçek başarı ve büyüklük elde edilemez. Eğer iradeniz erdemlilik ise başarılı olursunuz der Ernest Wood. Aksi halde başaramazsınız, dışrak bir şey tarafından oradan oraya sürüklenirsiniz der.

Erdemlerle yaşamazsak, kibir, bencillik, cimrilik gibi erdemsiz duyguları hayatımızda barındırırsak ne kadar başarılı olabiliriz ki hayatta? Bazılarınızın böyle insanlar da çok güzel yerlere geliyorlar dediğini duyar gibiyim. Maddi görüntüden bahsetmiyoruz ki biz. Bir insan kötü duyguları beslerken içi ne kadar huzurlu olabilir? Ne kadar zevk alabilir yaşadığı hayattan?  Gerçekten amacına ulaşabilmiş midir acaba?

Erdemler her zaman yoldaşımızdır. Onlar bizi bırakmaz, biz onları bıraktığımızda yolda bir taşa takılıverir ayağımız. Düşüveririz aniden… Sarılalım onlara sımsıkı, yolumuzdan ayırmayalım onları.

Amaca gidebilmek için ruh halinin de kontrollü olması gerektiğini belirtir Ernest Wood. Eğer hala hayat kazaları denilen öfkeye, gerginliğe ve korkuya meyilli olacak kadar kişiliğiniz olgun değilse başaramazsınız der. Kendinize, gezinen bir zihin ve değişken bir ruh halinden daha iyi bir şeyle hükmetmeyi öğrenin der. Sadece saf, iyi, güzel ve sakin şeylerin sürekli olabileceğini söyler. Hayatınızı kutuplaştırın amacınıza, tam bir konsantrasyonla ona doğru yürüyün der. Zihni kontrol etmeyi öğretir eserinde, çeşitli pratikler gösterir hayata adapte edilebilecek. Amacımıza ulaşabilmek için erdemlerimizle yaşamamızı öğütler.

Erdemleri yanımızdan ayırmadan, dingin ruhumuzla huzura kavuşabilmek dileğiyle…

KAYNAKÇA:

  • Wood E. Zihinsel Konsantrasyon (Çev: Eray Öztürk) Yeni Yüksektepe Yayınları: Ankara

Aktiffelsefe Araştırma Grubu


Doğu ve batı felsefelerini ve kültürlerini incelediğimiz felsefe seminerlerimize katılmak isterseniz de buraya tıklayarak ücretsiz kayıt yaptırabilirsiniz. Bu arada seminer konularımızı incelemek için Felsefe Seminerleri sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılarımız:

gtag('config', 'AW-802439404');